Şırnak Gabar Dağında bin 700 yıllık Manastır keşfedildi

ŞIRNAK – Huzur ve İtimat ortamın sağlanmasıyla Şırnak Gabar Dağı’ında turizme katkı sağlayacak bir manastır gün yüzüne çıkartıldı.

40 Yıla aşkın bölgede devam eden terör akınlar sonucu yasaklı bölge olan Gabar Dağı, güvenlik güçlerin başarılı operasyonları sonucu bölge teröristlerden temizlendi. Terörden arındırılan bölgede vatandaşların trekking yapığı sırada ve bin 700 yıllık manastır keşfedildi.

Şırnak Üniversitesi Genel Sekreteri Doç. Dr. İbrahim Baz

Doç. Dr. Baz, ülkenin güneydoğusunda bulunan fakat daha çok terörle anılan Şırnak ilinin temelinde gizli ve derin bir tarihin merkezi olduğunu söz etti. Baz, “Sebebi şudur Cudi Dağı ve Gabar Dağı, Namaz Dağı üzere büyük dağlar etrafında tarih boyunca birçok inanca sahip, dine sahip çok farklı etnik kümeler yaşamışlardır. Bir öbür mevzuda Bizans, Sasani, Osmanlılar, Persler üzere farklı medeniyetlerinde tam kavşak noktası olduğu için bir hibrit kültürü vardır. Çok farklı kültürlere ilişkin tarihi kalıntılar burada bulunmaktadır” dedi.

“Cudi Dağı malum Hz. Nuh’un gemisinin indiği yerdir”

Cudi Dağı malum Hz. Nuh’un gemisinin indiği yer olduğunu aktaran Baz, Cudi Dağı kadar meşhur bir yer daha var olduğunu söyledi. Baz, “Şırnak vilayet hudutları içinde bulunan Gabar Dağı, öyküsü ve tarih ve tanıtımı ile alakalı çok fazla kaynak elimizde yok. Lakin Keldaniler, Süryaniler ve Nasturiler açısından burası çok kıymetli bir dağ. Manastırlar dağı olarak isimlendirdikleri bir yerdir. Şuan manastırlar Dağı olarak bilinen Gabar Dağında bir köydeyiz. Burasının ismi üst Dera ve bir Süryani köyüdür. Burası milattan sonra 300 yılda kurulmuştur. Kadim bir köy yani birinci Hristiyanlık kentlerinden köylerinden bir adedidir. Burada bir manastır var, bu manastırın hem kilisesi var. Hem de burada öğrenciler Hristiyanlık üzerine ders almışlardır. Yaklaşık bin 700 yıllık bir tarihi olmasına karşın 1988 yılından itibaren maalesef terör örgütünün bölgede yapmış olduğu hakimiyet kurma uğraşlarından ötürü bu köy boşaltılmış durumdadır. Bugün bizde bu köyü gezmeye görmeye buraları tarihi kaynaklardan tanırken görmeye geldik. Gördük ki bunu yaklaşık 40-50 civarında konut var. Bu meskenlerin tam ortasında bir tane manastır var. Manastırın hala bir kısmı duruyor. Üzerinde haç işaretleri yapılmış durumdadır. İsteğimiz ve dileğimiz şudur. Bir gün buradan terör büsbütün bittiği vakit, devletimizin buralar ile alakalı güçlü bir formda yatırımları devam ediyor ve bunun artmasıdır. Türkiye’de bilhassa dağ sporlarının, trekking, dini alandaki turizm açısından baktığımız vakit Gabar Dağı Türkiye’de çok hoş üç yerden bir adedidir. İnşallah bu güvenlik ortamı sağlanır. Hangi dinden hangi inançtan olursa olsun, bu dağlarda evvelden yaşanmış yahut dağcılığa ve inanç turizmine merak salmış beşerler gelirler ve bu Gabar Dağın hoş tarafını görme imkanına kavuşurlar. Bu manastır Mor Aho denilen bir şahıs tarafından kurulmuştur. Süryaniler ortasında Mor Aho olarak anılan bir manastırdır. Gabar Dağı manastır dağı olarak bilinirken, bu Mor Aho Gabar Dağı’nda birinci kurulan manastır. Gabar Dağı üzerinde kurulan birinci köydür, ondan sonra da çok sayıda köy ve manastır kurulmuştur” dedi.

Ziyaretçilerden Akif Özek ise, hiç görmedikleri ve rotası bile aşikâr olmayan bu manastırı kendi imkanlarıyla vadi boyunca tırmanarak geldiklerini kaydetti. Özbek, “Yukarı Dera, diye bir manastırın olduğunu söylediler. Tabi geldikten sonra baya keşfettikten sonra daha evvel burada yaşayan halkın dağın etrafında bir patika yoldan geldiğini gördük. Oradaki rotadan geri dönüş sağladık. Şu anda bu manastırı geldiğimiz vakit muazzam bir manastır ile karşılaştık. Bu türlü bir manastır beklemiyorduk. Aslında yüzyıllardır burada kurulan bir Manastırı’n hala kolonlarının duvarının çemberlerin hepsinin ayakta olduğunu gözlemledik” diye konuştu.