Türkiye, sınırötesi terörle çabada karşı karşıya kaldığı savunma sanayii ambargolarının bir benzeriyle, Doğu Akdeniz’deki hak ve menfaatlerinin korunması çalışmaları kapsamında da karşı karşıya. Doğu Akdeniz’de araştırma ve sondaj faaliyetleri kapsamında birinci devirde kiralamayı tercih eden Türkiye, geciktirme ve türlü mazeretlerle kiralama yapılamayınca satın alma yoluna gitti. Türkiye bugün 2 araştırma, 3 sondaj gemisine sahip oldu. Oruç Reis ve Barbaros Hayrettin Paşa sismik araştırma gemileri, Fatih, Yavuz ve Yasal sondaj gemilerinin akabinde envantere dördüncü sondaj gemisini eklemek üzere alım çalışmaları da devam ediyor.
BÂTIN AMBARGOLARLAR
Türkiye, satın aldığı gemilerin bakım, güncelleme ve geliştirme çalışmalarında da ambargolarla karşı karşıya. Fatih ve Yavuz platformlarının akabinde Yasal sondaj gemisi için muhtaçlık duyulan kimi materyallerin tedarikinde zorluklarla karşılaşıldı. Son olarak gemiyi istikrarda tutan sistemler için alım yapılmak istenen Japon firma, sistemi Türkiye’ye satmaya yanaşmadı. Yaşanan bâtın ambargolar sonucu platformların bakım, geliştirme ve güncelleme çalışmalarında zorluklar yaşansa da alternatif eserlerle bu problemler çarçabuk aşıldı. Araştırma ve sondaj platformlarının ileri teknoloji kesimleri konusunda da millileştirilme çalışmalarına tartı veriliyor.
ÇALIŞANDA YERLİLEŞME
Bir öteki zorluk ise geminin yabancı işçisi konusunda oldu. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, Türkiye’nin araştırma ve sondaj platformlarında çalışan yabancı çalışana yönelik baskı, tehdit ve yıldırma teşebbüsleri, bu mevzuda da yatırım yapılmasını beraberinde getirdi. Hala araştırma ve sondaj platformlarında vazife yapmak üzere Türk işçinin yetiştirilmesi faaliyetleri devam ediyor. Araştırma gemilerindeki yabancı işçi sayısı üçte bir oranına kadar düşürüldü. TPAO ve MTA, Doğu Akdeniz’de yürütülen araştırma ve sondaj faaliyetlerinin yanısıra gemi çalışanının eğitimi ve yetiştirilmesine de büyük öncelik veriyor.
Yenişafak
Haber7
